Günümüzde “sırt ağrısı neden olur?” sorusu, hem masa başı çalışanlar hem de yoğun fiziksel iş yapan bireyler tarafından en sık araştırılan sağlık konularından biri haline geldi. Sırt ağrısı, özellikle omurganın sırt bölgesinde; kaslar, bağlar, diskler ya da omurların işlevsel dengesizliğinden kaynaklanan bir durumdur. Bu ağrı, yalnızca fiziksel rahatsızlık yaratmakla kalmaz, aynı zamanda günlük yaşam aktivitelerini, iş verimliliğini ve psikolojik sağlığı da olumsuz etkiler.
Sırt ağrısının en yaygın nedenleri nelerdir?
- Yanlış duruş (postür bozukluğu)
- Uzun süreli oturma
- Hareketsizlik
- Zayıf sırt kasları
- Aşırı yük kaldırma
- Stres
- Skolyoz ve disk problemleri yer alır.
Özellikle modern yaşamda uzun saatler bilgisayar başında zaman geçiren bireylerde, sırt ağrısı “yeni nesil sağlık sorunu” olarak değerlendirilmektedir. Amerikan Kas ve İskelet Sistemi Derneği’nin verilerine göre, dünya genelinde her 5 kişiden 4’ü yaşamlarının bir döneminde sırt ağrısıyla karşı karşıya kalmaktadır.
Peki sırt ağrısı yaşayanlar hangi zorluklarla karşılaşıyor?
Öncelikle ağrı nedeniyle hareket kabiliyeti kısıtlanıyor, bireylerde sabahları yataktan kalkarken zorlanma, gün içinde yorgunluk, baş ağrısı ve nefes alırken zorlanma gibi şikâyetler gelişiyor. Bunun yanında, kronikleşen sırt ağrısı; uykusuzluk, depresyon ve iş performansında düşüş gibi ikincil sorunlara da yol açabiliyor. Yapılan aramalarda “sırt ağrısı uykusuzluk yapar mı?” ve “sırt ağrısı nefes almayı etkiler mi?” gibi soruların popülerliği, bu problemlerin yaygınlığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Sırt ağrısını hafife almak uzun vadede çok daha ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Vücut bir bütün olarak çalıştığı için sırt bölgesindeki dengesizlik zamanla bel, boyun ve hatta kalça bölgesine yayılabilir. Ayrıca omurgadaki yük dağılımının bozulması, fıtık, sinir sıkışması ve hareket kısıtlılığı gibi kalıcı sonuçlara neden olabilir.
Özetle, sırt ağrısı yalnızca “kas spazmı” olarak geçiştirilecek bir durum değildir. Erken müdahale edilmediği takdirde hem fiziksel hem de ruhsal sağlığımızı tehdit eden bir kısır döngüye dönüşebilir. Bu nedenle, ağrıların kronikleşmesini beklemeden profesyonel destek alınması hayati önem taşır.