Dizinizde Takılma, Kilitlenme Hissi mi Var?

BU BELİRTİLER HANGİ SORUNLARA İŞARET EDİYOR?

Diz, vücudumuzun en büyük ve en karmaşık eklemidir. Yürüme, oturma, merdiven çıkma, koşma ve çömelme gibi günlük aktivitelerde kilit rol oynar. Bu nedenle “diz ağrısı neden olur?” sorusu hem yaşlı bireyler hem de aktif yaşam süren gençler için oldukça kritik bir konu hâline gelmiştir. Diz problemleri, eklemdeki kıkırdak hasarları, bağ yırtıkları, menisküs yırtıkları, diz kapağı hizasızlıkları, kas zayıflıkları veya diz çevresi inflamasyonları nedeniyle ortaya çıkabilir.

Özellikle ileri yaşta görülen diz kireçlenmesi (gonartroz), diz ağrısının en sık rastlanan nedenlerinden biridir. Bunun yanı sıra sporcularda görülen bağ yaralanmaları (ön çapraz bağ yırtığı gibi), gençlerde ise hızlı büyümeye bağlı diz önündeki ağrılar yaygındır. Ayrıca obezite, sedanter yaşam, yanlış ayakkabı kullanımı ve diz üzerine aşırı yük binmesi de diz sağlığını bozan başlıca faktörler arasında yer alır.

Bilimsel araştırmalar, diz problemlerinin kadınlarda, özellikle de menopoz sonrası dönemde erkeklere oranla daha sık görüldüğünü göstermektedir. Bu durum, hormonların kemik ve kıkırdak sağlığı üzerindeki etkisine dayandırılmaktadır. Ayrıca yapılan çalışmalara göre, 65 yaş üzerindeki bireylerin yaklaşık %40’ı diz ağrısı nedeniyle günlük yaşam aktivitelerinde kısıtlılık yaşamaktadır.

Peki diz ağrısı olan bireyler hangi sorunlarla karşılaşıyor?

  • Dizde hareket kısıtlılığı
  • Merdiven çıkarken veya çömelirken zorlanma
  • Ani kilitlenme hissi
  • Yürürken topallama
  • Gece ağrıları

Diz ağrısı olan bireyler sosyal aktivitelerden uzaklaşabiliyor, depresyon, kilo artışı ve iş gücü kaybı gibi ikincil sorunlarla da karşı karşıya kalabiliyor.

Bu ağrılar neden önemlidir? Çünkü diz eklemi vücudun yükünü taşıyan merkezi noktalardan biridir. Bu bölgedeki bir problem yalnızca dizin değil, aynı zamanda kalça, bel ve ayak bileği bölgelerinin de dengesini bozabilir. Bu nedenle diz problemleri yalnızca “basit bir ağrı” olarak değerlendirilmemeli, erken tanı ve tedavi süreci mutlaka başlatılmalıdır.